Kısa cevap: Hayır, kan kusmak (hematemez) hiçbir koşulda “normal” kabul edilmez. Midede, yemek borusunda, ağız ya da boğazda ciddi bir sorun olduğunun işareti olabilir ve acil tıbbi müdahale gerektirir. Bu konuyu yazmak kolay değil. Çünkü “kan kusmak” gibi ürkütücü bir ifade, insanı hem fiziksel hem de psikolojik olarak sarsar. Ancak bazı konular vardır ki, konuşmaktan kaçındıkça onları daha da büyütürüz. Bugün gelin, bu zor konuyu farklı bakış açılarıyla birlikte ele alalım. Kan Kusmak Normal mi? Farklı Perspektiflerden Bir Gerçeklik Arayışı Gerçeği Kabul Etmek: Kan Kusmak Bir Alarmdır Öncelikle altını kalın çizgilerle çizelim: Kan kusmak asla normal değildir. Bu durum, vücudun…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Horoz Dövüşü Nerede Yapılıyor? Edebiyatın Gölgesinde Bir Yolculuk Kelimelerin Gücü ve Anlatıların Dönüştürücü Etkisi Edebiyat, insanın en derin duygularını ve düşüncelerini ortaya koyma aracıdır. Bir kelime, bir cümle ya da bir betimleme, bir dünyayı yaratabilir ve bu dünya, yalnızca okurun zihninde değil, aynı zamanda toplumların yapısında da yankı bulur. Horoz dövüşü, edebiyatın ve toplumsal anlatının derinliklerinde, bazen şiddet, bazen ise güç ve onur mücadelesi olarak yer alır. Bu yazıda, “Horoz dövüşü nerede yapılıyor?” sorusunu sadece bir mekân sorusu olarak değil, edebiyatın ve sembolizmin ışığında çözümlemeyi amaçlıyoruz. Horoz dövüşünün mekânı, yalnızca fiziksel bir alanla sınırlı değildir; aynı zamanda kültürlerin, kahramanlıkların ve…
Yorum BırakGaripoğlu Holding Ne İş Yapar? Cesur Bir Çerçeve: Sektörler, Tartışmalar ve Şeffaflık Açığı Fikrim net: Garipoğlu Holding’i yalnızca “tekstil kökenli bir sanayi grubu” diye etiketlemek, hikâyenin yarısını silmek demek. Grup; kimya, PVC/plastik, içecek ve mutfak gereçlerinden uzanan geniş bir alanda varlık gösterirken, kamuoyunda adının anılış biçimi çoğu zaman faaliyetlerinden çok tartışmalar tarafından belirleniyor. Peki bu tablo tesadüf mü, yoksa stratejinin bir parçası mı? Kısa Yanıt: “Ne iş yapar?” Holdingin temeli 1970’te, Kasım Garipoğlu’nun Adana/Ceyhan’da kurduğu Evren Tekstil ile atılıyor. Resmî site ve açık kaynaklar, grubun tekstil kökenini doğruluyor. Bugün tablo; kimya (hidrojen peroksit), PVC profil/kapı–pencere, içecek (enerji içeceği/bira) ve metal…
Yorum BırakKara Tahta Dizisi Bitiyor mu? Bilimsel Merakla Televizyon Dünyasının Anatomisi Televizyon dizileri yalnızca birer eğlence aracı değildir; toplumun ruh hâlini, kültürel eğilimlerini ve izleyici psikolojisini yansıtan canlı laboratuvarlardır. Son dönemlerde en çok merak edilen konulardan biri de “Kara Tahta dizisi bitiyor mu?” sorusu oldu. Bu soruyu sadece bir magazin haberi olarak değil, medya bilimi ve sosyoloji perspektifinden ele alalım. Çünkü bir dizinin bitip bitmeyeceği, aslında toplumun izleme alışkanlıklarından yayın politikalarına kadar birçok bilimsel dinamiğin birleşimidir. Bir Dizi Neden Biter? Bilimsel Temelli Cevaplar Önce temel soruya bakalım: Bir dizi neden sona erer? Bu sorunun yanıtı yalnızca reytinglerle sınırlı değildir. Bilimsel açıdan,…
Yorum BırakHilafeti Kim Aldı? Felsefi bir bakış açısıyla düşündüğümüzde, insanlık tarihinin her aşamasında, iktidarın kaynağı ve meşruiyeti üzerine derin sorular sorulmuştur. Hilafet, sadece dini bir makam değil, aynı zamanda toplumsal ve siyasal bir otoritenin simgesiydi. Peki, bu kutsal otoriteyi kim aldı? Sadece bir yönetici mi, yoksa bir ideoloji mi? Hilafet, tarihsel bir kurum olarak, kaybolduktan sonra pek çok toplumda hala anlamını arayan bir boşluk yaratmıştır. Bu yazı, etik, epistemoloji ve ontoloji perspektiflerinden hilafetin alınışını ve sonrasında ortaya çıkan felsefi soruları derinlemesine tartışacak. Etik Perspektif: Hilafetin Kaybı ve Gücün Meşruiyeti Etik, doğru ve yanlış arasında seçim yapmaya çalışan bir alan olarak, iktidarın…
Yorum BırakCüzzam Ne Demek? Felsefi Bir Bakış Filozoflar, insanın varlık ve dünyayla ilişkisini anlamaya çalışırken, bazen bu ilişkilerin sadece kavramsal değil, aynı zamanda bedensel ve toplumsal bir boyutta da derinleştiğini fark ederler. Her bir hastalık, yalnızca biyolojik bir bozukluk değil, aynı zamanda toplumsal bir etiket ve varoluşsal bir anlam taşıyabilir. Bugün, dilde “cüzzam” olarak tanımlanan bir hastalık, tarihsel olarak toplumlarda korku, dışlanma ve yabancılaşma ile ilişkilendirilmiştir. Peki, TDK’de “cüzzam” ne anlama gelir? Bu hastalık, sadece biyolojik bir durumdan mı ibarettir, yoksa toplumsal ve felsefi boyutları da vardır? Bu yazıda, cüzzamı bir felsefi çerçevede, etik, epistemoloji ve ontoloji perspektiflerinden tartışacağız. Cüzzam Nedir?…
Yorum BırakAdam Dövme Cezası Nedir? Gelecekte Bu Uygulama Nasıl Evrilebilir? Herkesin hukuk ve adaletle ilgili farklı bir bakış açısı vardır, değil mi? Kimi insanlar kanunların daha katı olmasını savunur, kimileri ise adaletin daha insancıl bir şekilde uygulanması gerektiğini düşünür. Bugün, “Adam dövme cezası” gibi oldukça ilginç ve düşündürücü bir konuyu ele alacağız. Bu ceza türü geçmişte pek çok toplumda uygulanmış ve tarih boyunca çeşitli şekillerde karşımıza çıkmıştır. Ama gelecekte bu uygulama nasıl bir hal alacak? Hadi, birlikte bu soruyu beyin fırtınası yaparak keşfedelim. 1. Geçmişin Yansıması: Adam Dövme Cezası Nedir? Adam dövme cezası, suçluların vücutlarına çeşitli şekillerde, genellikle kalıcı işaretler (dövme)…
Yorum BırakHırvatistanlılara Ne Denir? Bir Kimliğin Felsefi Anatomisi Bir filozof olarak kelimelere baktığımda, onları yalnızca iletişim araçları olarak değil, aynı zamanda varlık biçimleri olarak görürüm. Her adlandırma, bir anlam yaratma eylemidir; her isim, dünyaya dair bir bakışın izdüşümüdür. “Hırvatistanlılara ne denir?” sorusu, yüzeyde bir dilbilgisel merak gibi görünse de, derinlerde kimlik, aidiyet ve öteki üzerine felsefi bir sorgulamanın kapısını aralar. Bu soruya verilen cevap yalnızca “Hırvat” değildir; çünkü bu kelimenin içinde bir halkın tarihi, varoluşu, algısı ve etik bir varlık olarak konumlanışı gizlidir. Epistemolojik Bir Sorgu: Bilmek ve Tanımlamak Felsefi düzlemde “birine ne denir?” sorusu, bir epistemoloji problemidir. Bir şeyi tanımak,…
Yorum BırakYese Kapılmak Nasıl Yazılır? Geleceğin Duygusal Haritasında Yeni Bir Yolculuk Bir kelimenin, bir ifadenin bizi nasıl etkileyebileceğini hiç düşündünüz mü? Bugün, dilin en ince duygularından birini temsil eden bir kavrama odaklanıyoruz: “Yese kapılmak.” Bu yazıda yalnızca bu ifadenin doğru yazımını değil, aynı zamanda gelecekte bireylerin, toplumların ve teknolojinin bu kavramı nasıl şekillendireceğini de birlikte düşüneceğiz. Gelin, kelimelerin dünyasında samimi bir keşif yolculuğuna çıkalım ve geleceğe dair fikirlerimizi paylaşalım. — Yese Kapılmak Nasıl Yazılır? Doğru Yazım ve Anlam Katmanları Öncelikle dilbilgisi açısından doğru kullanımıyla başlayalım: ✅ Doğru yazım: yese kapılmak ❌ Yanlış yazım örnekleri: yeise kapılmak, ye’ise kapılmak, yese-kapılmak Türk Dil…
Yorum BırakHidra Ne Demek Ne Demek? Psikolojinin Derinliklerinde Yenilenmenin Sembolü Bir psikolog olarak, insan davranışlarını anlamaya çalışırken sık sık mitlerin diline başvururum. Çünkü mitler, insan zihninin en derin katmanlarında saklı olan gerçekleri metaforlar aracılığıyla dile getirir. “Hidra ne demek?” sorusu da bu açıdan yalnızca bir mitolojik merak değil, aynı zamanda bir psikolojik aynadır. Hidra, çok başlı bir canavar olarak bilinir; kesilen her başın yerine iki yenisi çıkar. Ancak bu efsanevi figür, insanın iç dünyasında da yaşar. Peki, psikolojik olarak “Hidra” neyi temsil eder? Ve bu sembol bize kendimizi anlamak konusunda ne anlatır? Bilişsel Psikoloji Perspektifi: Düşüncelerin Yenilenme Gücü Bilişsel psikoloji, zihinsel…
Yorum Bırak